Adeta Açık Hava Müzesi görünümünde olan Kapadokya ününü en çok peri bacaları, yer altı şehirleri ve mağara evleri ile tüm dünyaya duyurmaktadır.  Yüzey oluşumu milyonlarca yıl önce çevresindeki dağların püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu yumuşak tabakaların yağmur ve rüzgar tarafından aşındırılmasıyla ortaya çıkmıştır. Hititler’in yaşadığı topraklar daha sonraki dönemlerde Hrıstiyanlığın en önemli merkezlerinden biri olmuş, kayalara oyulan evler ve kiliseler, bölgeyi Roma İmparatorluğu’nun baskısından kaçan Hıristiyanlar için devasa bir sığınak haline getirmiştir. O dönemlerden günümüze anlatılan hikayeler, sırrı çözülemeyen eserler tüm dünyayı kendisine mıknatıs gibi çekmektedir. UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan bu Anadolu topraklarına kısa bir kaçamak. Yöresel yemekler ve Kapadokya üzümlerinden yapılmış şarap tadımı. Binlerce yıllık bir manastır yerleşkesi, buna bağlı mağara ve yer altı tünelleri ile tarihi konaklardan oluştuğu ve binyıllar boyu erozyonun, keşişlerin, taş ustalarının nakış gibi işlediği bu coğrafya ile son derece uyumlu mimarisi nedeniyle, “içinden köy geçen otel” Argos Cappadocia. Farklı istek ve ihtiyaçlara uygun oda tipleri, yenilenen menü ve konseptiyle bölgenin iddialı restoranlarından biri olan Seki Restaurant, Lounge bölümündeki cafe-bar, şarap tadım alanı olarak düzenlenen ve Türkiye’nin en zengin kavlarından birine dönüştürülen yer altı mahzeni, çeşitli kültürel etkinliklere ev sahipliği yapan Bezirhane gibi bölümleri ve Erciyes Dağı ile Güvercinlik Vadisi’ne hakim, Conde Nast Johansens’in “En İyi Manzara” ödülüne layık bulunmuş manzarasıyla konuklarını ağırlamayı bekliyor.

Destinasyonda Öne Çıkanlar 

• Kapadokya’da dokunaklı tarihi ile ünlü Mustafapaşa Kasabası. Eski adı Sinasos olarak bilinen bu kasaba bir zamanlar henüz köy olduğu yıllarda Rumlarla Türklerin bir arada yaşadığı yıllarda bu kasabada kilisenin çan sesleri ve cami minaresinden yükselen ezan sesleri birbirine karışmıştır. Türkiye ise onu Asmalı Konak dizisi ile keşfetti.
• Kayaya oyulmuş biçimde, içerisinde iki kilise, yemekhane, ayazma, çeşitli keşiş hücreleri ve şarap yapım bölümleri ile küçük şapellerin bulunduğu Keşlik Manastırı
• Yeryüzünde meydana gelen sarsıntılar sırasında çökmelere uğramış, derinleşip vadi ve platoları ile ünlü Soğanlı Vadisi.  Roma döneminden itibaren devamlı yerleşme görülen vadide yamaçları Romalılar mezarlık, Bizanslılar kilise olarak kullanmışlardır.
• Farklı Kaya oluşumları ile ünlü Devrent Vadisi. Devrent Vadisi bu anlamda çok farklı peribacası oluşumlarının gözlenebildiği özel bir vadi. Hatta bu farklılık o kadar özel ki peribacalarının şekillerinin bazı canlılara benzetilmesi nedeniyle Hayal Vadisi (Imaginary Valley) olarak da bilinir.
• Kapadokya bölgesinin en uzun dönem yerleşim yeri olarak kullanılmış Zelve ve Açık Hava Müzesi
• Kapadokya bölgesinde benzersiz olan mantar formundaki enteresan Peribacalarının bulunduğu Paşabağ Vadisi
• Çanak-Çömleği ile meşhur sanatçılar bölgesi Avanos
• Bölgenin en derin ve geniş yer altı kenti Kaymaklı Yer altı Şehri
• Roma dönemi kalıntılarının bulunduğu Sobesos kazı merkezi
• Fresklerle süslenmiş kaya oyma kiliselerinin bulunduğu Göreme Açık Hava Müzesi
• Ay yüzeyine benzeyen mistik yapısı ile ünlü Kızılçukur